9 Åžubat 2021

Freud’a Göre Psikoseksüel Evreler

Psikoseksüel Evreler

“Freud’un cinsellik kavramı öylesine elastik ve öylesine belirsizdir ki, hemen her ÅŸey buna dahil edilebilir.” Cari Jung, 1960

Freud kendimiz hakkında düşünme ve konuÅŸma biçimimizi deÄŸiÅŸtirdi. Onun temel görüşlerinden çoÄŸu popülerleÅŸti; kuramlarına ait “anal-takıntılı”, “fallik sembol” ya da “penis hasedi” gibi çeÅŸitli terimler gündelik dile yerleÅŸti. Freud son derece ilginç bir figür olarak, hiç kuÅŸkusuz, 19. ve 20. yüzyılların en büyük düşünürlerinden biriydi. KiÅŸilik geliÅŸimi, zihin saÄŸlığı ve hastalığı hakkında son derece tartışmalı bir kuram, hatta kuramlar geliÅŸtirdi.

Freud kuramı – temeller Freud kuramlarında birtakım varsayımlar mevcuttur:

• Davranış güçlü ve genellikle bilinçdışı dürtüler, güdüler ve gereksinimler arasındaki savaşların ve uzlaşmaların bir sonucudur.

• Davranış bir güdüyü çok ince ya da üstü örtülü şekilde yansıtabilir.

• Aynı davranış farklı zamanlarda ya da farklı insanlarda farklı güdüleri yansıtıyor olabilir.

• İnsanlar kendilerini belli bir davranışa yönlendiren güçlerin ve onları güden çatışmaların az çok farkında olabilirler.

• Davranış bir enerji sistemi tarafından yönetilir ve herhangi bir zamanda görece sabit bir enerji mevcuttur.

• Davranışın hedefi hazdır (gerilimin azaltılması, enerjinin serbest bırakılması) – haz ilkesi.

• insanlar öncelikle cinsel ve saldırgan içgüdüler tarafından yönetilirler.

• Bu güdülerin ifade edilmesi, toplumun talepleriyle çatışabilir – bu durumda söz konusu güdülerin doyurulması için açığa çıkacak enerji baÅŸka yollardan açığa vurulmak zorunda kalır.

• Hem yaşam (eros) hem de ölüm (thanatos) içgüdüsü vardır.

Psikoseksüel kuramı açıklamaya geçmeden önce söylenmesi gereken iki şey var: İlki, insanlarda üç farkındalık düzeyi söz konusudur:

bilinç (neyin farkında olduğumuz),

ön-bilinç (dikkatimizi verirsek neyin farkında olabileceğimiz)

bilinçdışı (ayrıcalıklı durumlar dışında farkında olamayacağımız şeylerle ilgili). Terapi, sıklıkla ve kesinlikle bilinçdışmı bilince taşımayı hedefler.

Ä°lginizi Çekebilir:   Stres seksi etkiler mi?

İkincisi, kişiliğin bir yapısı vardır. Bu da üç şeyin sonucudur: kişiliğin biyolojik temeli olan bilinçsiz ve her daim mevcut id; yaşamın ilk yılı gelişen ve kişiliğin psikolojik yöneticisi olan kısmen bilinçli ego; 3 yaşından 5 yaşına kadar gelişen ve kişiliğin toplumsal ve ahlaki bileşeni olan süperego.

Freud’un psikoseksüel evreler kuramı, her biri hazzın birincil sesine karşılık gelen belli bir erotojen bölgeyle tamamlanan dört evreden söz eder: oral, anal, fallik ve genital.

Kurama göre, erişkin kişiliğin merkezinde bir evreden sonrakine taşınan sorunlar yer alır. Eğer kişi bir durumdan herhangi bir kriz, saplantı ya da regresyon olmaksızın geçerse, bu evreler erişkinlikte kişiliğinde iz bırakmaz ya da onu etkilemez. Ancak, bu evrelerden kaynaklanan sorunlar kişinin yaşamında iz bırakır, onu etkiler ya da biçimlendirir. Dolayısıyla, çocukluk deneyimlerinden kaynaklanan erişkin kişilik özelliklerinden söz edilir. Dahası, aynı soruna tepki olarak zıt kalıplar görülebilir.

Öğrenme

Freudcu kişilik kuramı hepimizin bu evrelerden geçtiğini ve bunların yaşamımızın geri kalanında bizi belirleyebileceğini ve hatta belirlediğini öne sürer. Kuramın kalbinde bu fikir yatar. Böylece, biyopsikologlar dışadönüklük ve içedönüklük gibi kişilik özelliklerinin fizyolojik süreçlerle belirlendiğini düşünürken, Freudcular kişisel gelişimin, büyük ölçüde unutulmuş ilk çocukluk deneyimlerinden kaynaklandığını ileri sürer. Yani, kuramsal ve belki de bir miktar etik dışı olarak, bir çocuğun kişiliğini ona ilk çocukluk döneminde yaptıklarınızla şekillendirebilirsiniz.

Oral dönem

llk evre olan oral evre, yaklaşık 18 ay sürer. Kritik konu beslenme, erojen bölge ise ağız, dudaklar ve dildir. Mesele hem sıvılardan kesilip katılara geçmek, hem de dişlerin çıkmasıyla ısırmaktır.Dolayısıyla, bu evrede sorun yaşamış çocuklar, oral kişilik geliştirirler. Çünkü sütten erken ya da çok geç kesilmişler ya da oral yoksunluk ya da aşırı düşkünlük çekmişlerdir. Erişkinlerin birçok eylemi son derece oraldir: yemek, içmek, öpmek, konuşmak, sigara içmek, çiğnemek. Kurama göre, yoksun oral kötümser tip ağzını bir ceza aracı olarak kullanır. Son derece sarkastik olabilir ve avukatlık ya da diş hekimliği gibi ağızla ilgili meslekler seçebilir. Kimi yemekle ilgili tuhaf alışkanlıkları olan, kimi de içki yasaklarını destekleyen biri olabilir. Dil kullanımına aşırı özen gösteren, tırnak yiyen, kalem arkası kemiren tiplere dönüşebilir. Bazı Orak.ula filmlerinden hoşlanan ya da vejetaryenliğin erdemlerini savunan bir tip de olabilirler.

Ä°lginizi Çekebilir:   Bu havalar sizi de depresyona sokabilir!

Öte yandan, hoşgörülü oral iyimser tipler şeker, şarap ya da yemek konusunda uzmanlık geliştirebilir ya da şakacı karakterde bir insan olabilirler. Sigara içmeye; vurmalı çalgılar değil de nefesli çalgılar çalmaya; sıcak, sütlü ve hafif içeceklere meraklı olabilirler. Dolayısıyla, hem oral iyimserler (hoşgörülü) hem de kötümserler (yoksun) ilk zamanlardaki beslenmeleriyle ilgili sorunlar yaşarlar, ancak tarzları birbirinden çok farklıdır.

Anal dönem

İkinci evre anal evredir ve çatışmanın kaynağı tuvalet eğitimidir. Kontrol esas meseledir: Çocuk kakasını yaparak ya da tutarak ebeveynlerini kontrol edebileceğini, onları hoşnut edip üzebileceğini fark eder. Freudcular, bu evrenin daha sonraki düşmanca, sadist ve takıntılı davranışlarla ilgili olduğunu düşünürler.

Anal özellikler düzenlilik, cimrilik ve inatçılıktır. Zaman, temizlik ve para konusundaki tutumların da bu evreyle bağlantılı ve ilişkili olduğu düşünülmüştür. Dolayısıyla, anal eliminatif kişi cömert, düzensiz ve dağınıkken, anal retantifler ise cimri, titiz ve özenlidir. Bu tam da küçük bürokratların, kalite kontrolcülerin, bankerlerin dünyasıdır. Bu bağlamda, popüler dile geçmiş anal fiksasyon (saplantı) ve anal erotizm gibi terimlerimiz de vardır.

Fallik dönem

Fallik evre şu ünlü Ödipus (ve Elektra) kompleksleriyle ayırt edilir. Erojen bölgeler cinsel organlardır ve bu evre iki yaşından beş yaşına kadar sürer. Freud bunu nevrozların çekirdeği olarak görür. Beş yaşındaki bir erkek çocuğun annesine karşı derin bir aşk, babasına karşı da nefret duyguları beslediği farz edilir (bilinçdışı). Ancak hiçbir toplumda enseste hoşgörülü bakılmadığından bu hadım edilme kompleksine, yani babanın çocuğun kıskançlığından onu hadım etme yoluyla öç alacağı inancına yol açar, bu da kompleksi geçersiz kılar.

Evre, erişkinlikte kibirlilik ya da pervasızlıkla ya da bunların tersiyle ayırt edilir. Bu çatışmanın tam olarak çözülememesi cinsel ilişkilerde aşırı serbestliğe ya da namus düşkünlüğüne yol açabilir. Kişiyi ebeveyn saplantısına ya da devamlı geçmişe bakmaya yönlendirebilir. Gurur ve kuşku, cüretUrlık ve utangaçlık fallik evreyle ilgili kişilik özellikleridir.

Ä°lginizi Çekebilir:   Fark Yaratmak - Ä°rem Ezici

Fallik evreyi erişkinlikte başlayıp devam eden gizlilik (latans) evresi ve ardından genital evre izler. Çatışma kaynakları çok çeşitlidir ve hemen herkesin yaşadığı zorlukların birçoğunu ilgilendirir: sağlıklı ilişkiler kurmak, işe girmek, yaşamdan zevk almak. Bunlar tam da Freudcuların uyumlu ve sağlıklı savunma mekanizmaları dedikleri şeyleri bulmakla ilgilidir.

Bir cevap yazın